T.C.
YARGITAY
21. HUKUK DAİRESİ
E. 1998/843
K. 1998/2117
T. 24.3.1998
• İŞ KAZASI ( Nikahsız Eşin Evlenme Şansının Yüksek Olmasının Tazminatın İndirilmesine Sebep Olması )
• DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI ( Nikahsız Eşin Evlenme Şansının Yüksek Olması Dolayısıyla Tazminattan İndirim Yapılması )
• TAZMİNAT MİKTARININ TAYİNİ ( Tazminat İstiyen Nikahsız Eşin Evlenme Şansının Yüksek Olmasının İndirim Sebebi Olması )
• NİKAHSIZ EŞİN EVLENME İHTİMALİ ( İş Kazası Dolayısıyla Açılan Tazminat Davasında Nasıl Değerlendirileceği )
818/m.43
ÖZET : Murisinin işkazası sonucu ölümü nedeniyle tazminat isteminde bulunan nikahsız eşin yaşı, sosyal durumu, güçlü olmayan aile bağı nedeniyle müşterek haneyi terk edeceği, kendisine yeni bir yaşam tesis edeceği üstün olasılık içinde olduğunan ve giderek bakım ihtiyacının nikahlı eşte olduğu gibi bakiye ömrünün sonuna kadar devam etmeyeceği varsayımı göz önünde tutularak belirlenen tazminattan hak ve adalete uygun indirim yapılması gerekir.
DAVA : Davacılar murisinin, iş kazası sonucu ölümden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen davalılardan TTK Gen. Müd. aleyhine açılan davanın reddine, 3.162.378.500.-TL maddi tazminatın yasal faiziyle birlikte diğer davalıdan alınarak davacılara verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi, davalılardan K.Madencilik Sanayi Tic.Ltd.Şti. vekilince istenilmesi ve duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 24.3.1998 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan K.Madencilik San.Tic.Ltd.Şti. vekili Av.G.S. ile diğer davalı TTK Gen.Müd. vekili Av.K.A. geldiler. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra, duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi Filiz Ekizoğlu tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
KARAR :
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Zararlandırıcı sigorta olayına maruz olan sigortalının eşi Zeynep'in sigortalının nikahsız eşi olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, tazminat isteminde bulunanın nikahsız eş olması, 29 yaşında ve 4 çocuklu bulunması ve sosyal durumu nazara alındığında, nikahlı eşe nazaran evlenme olasılığının daha fazla olduğu söz götürmez. Bu bakımdan, nikahsız eş için %35 oranındaki evlenme şansının az olduğu ortadadır.
Öte yandan, evlilik sözleşmesi olmaksızın birlikte yaşayan nikahsız eşin; desteğin ölümü ile nikahlı eş gibi, yaşama yaşının sonuna kadar ve özellikle yaşı, sosyal durumu, yaşadığı ortam ve aile bağları gibi nedenlerle, kocasının evinde yaşamını sürdüremeyeceği, güçlü olmayan aile bağı nedeniyle müşterek haneyi terkedeceği, kendisine yeni bir yaşamı tercih edeceği üstün olasılık içinde olduğu, giderek, bakım ihtiyacının nikahlı eşte olduğu gibi desteğin, bakiye ömrünün sonuna kadar devam etmeyeceği varsayımı göz önünde tutularak, Borçlar Kanunu'nun 43. maddesi gereğince belirlenen tazminattan hak ve adalete uygun bir indirim yapılması gerektiği de tartışmasızdır. Öte yandan; davacılar murisinin yeraltı maden işçisi olarak, yılda 180-200 gün ortalama münavebeli olarak çalışabileceği gözetilmeksizin, tam yıl çalışacağının kabulü usul ve yasaya aykırıdır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, temyiz edenin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalılardan K. Mad. San. Tic.Ltd. Şti. yararına takdir edilen 20.000.000 lira duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.3.1998 tarihinde, oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
İş kazası nedeniyle nikahsız eşe maddi tazminat verilmesi Yargıtay'ın oturmuş içtihadı ile kabul edilmiştir. Burada nikahsız eşten kasıt Anadolu'da örf ve adetler gereği yapılan, çocuk sahibi olup aile düzenini nikahlı eş gibi götüren birlikteliklerdir. Bu nedenle nikahsız eş'in nikahlı eşten bir farkı olması gerekir düşüncesinden hareketle, evlenme şansının daha yüksek tutularak, daha az tazminata karar verilmesi yanında, ayrıca Borçlar Kanunu'nun 43. maddesi gereği bir indirimin de yapılması hak, adalet, nesafet kurallarına aykırı olup, tazminat hukuku yönünden de kendi içinde çelişki yaratmaktadır.
Zira bilindiği üzere evlenme şansı indiriminin yasal dayanağı BK 43. maddesidir. Aynı gerekçe ile ikinci bir indirim mükerrerliğe neden olmaktır. Ayrıca nikahlı eşe eşinin ölümü ile SSK'ca gelir bağlanmakta ve bunu ömür boyu almaktadır. Bağlanan bu gelirin hesaplanan tazminattan düşürülmesi, nikahlı eşin daha az tazminat aldığını göstermez. Zira nikahlı eşten düşülen SSK gelirlerini nikahlı eş sigortadan almaktadır. Bağlanan gelirin devamlı olması da nikahlı eş için bir ayrıcalıktır. Nikahsız eş ise sadece hesaplanan tazminatı almakta ve başkaca bir hak veya gelirden yararlanmamaktadır. Sosyal Sigortalar Kurumu yönünden durum değişmemektedir. Kurum da eşe ödediğini işverenden rücu yolu ile tahsil etmektedir. Bilindiği gibi davanın özü karşılanmayan zararların tazminidir. Anadolu'da adet ve örf gereği ömür boyu nikahsız yaşama riski ile ezilen kadını, hukuk önünde de bu derece zayıf duruma düşürmek, adalet hislerini rencide etmekten başka bir sonuç getirmez. Bu durum ülkenin sosyal yapısından kaynaklanıyorsa düzenin değiştirilmesi, güçsüzü daha güçsüzleştirmekle olmaz. Bu nedenlerledir ki, evlenme şansını yüksek tutmanın yanında BK 43. maddesi gereği ikinci bir indirim yapılmaması düşüncesiyle bozma ilamının 1. bendindeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.