Kamu görevlisinin resmi evrakta sahteciliği ve güveni kötüye kullanması

T.C.
YARGITAY 11. CEZA DAİRESİ

E. 2014/7769
K. 2016/2425
T. 17.3.2016

DAVA : Sanıklar ..., müdafileri ile sanık ...'nın vaki duruşmalı inceleme isteminin hükmolunan cezanın süresine göre koşulları bulunmadığından 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK.nun 318. maddesi gereğince REDDİNE karar verilip incelenerek gereği görüşüldü.

KARAR : ... İl Özel İdaresi adına hazine vekilinin ... Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2006/140 Esas sayılı ana dosyada memur olan sanıklar aleyhine katılan vekili olarak kamu davasına katılmasına karar verildiği, memur olmayan sanıklar ..., ile ilgili olarak ayrı açılan kamu davalarının ise ana dosya ile birleştirilmelerini müteakip yine duruşmalara katılan vekili sıfatı ile katıldığı, kovuşturma aşamasında aldırılan bilirkişi raporlarına itiraz ettiği ve şikayetçi olarak duruşmalara katılma iradesini gösterdiği, yerel mahkemece (birleşen dosyalarla ilgili olarak katılma taleplerinin ayrıca sorulmayıp) aşamalarda katılan vekili olarak tutanaklarda yer verildiği, katılma yönünde ara kararı kurulmadığı ancak birleştirme kararı verilen memur olmayan sanıklar aleyhine de temyiz isteğinde bulunulduğu anlaşılmakla CMK'nun 237/2. maddesi uyarınca ... İl Özel İdaresi'nin birleşen (memur olmayan) sanılar aleyhine de kamu davasına katılmasına karar verilerek,...Bakanlığının, memur sanıklar için gereği yapılmak üzere ...Valiliğine bildirimde bulunduğu 26.09.2005 tarih ile itiraz edenler memur sanıklar için bölge idare mahkemesininin itiraz ret kararı verdiği 21.03.2006, itiraz etmeyen memur sanıklar için ise valilik tarafından soruşturma izni verildiği 21.11.2005 tarihine kadar zamanaşımın durduğu dikkate alınarak ve katılan vekilinin temyizinin, mahkumiyet hükmü ve zamanaşımı sebebiyle düşme kararı verilen sanıkların aleyhine olarak yapıldığı tespit olunarak yapılan incelemede;

Kısa kararda “Muhammed” olarak yanlış yazılan sanık ...'ın adının, “... olarak yanlış yazılan sanık ... soyadının, “...” olarak düzeltilmesi, sanık “...”'ın ad ve soyadının gerekçeli karar başlığına eklenmesi, suça konu belgelerin akıbeti hakkında bir karar verilmesi mahallinde olanaklı görülmüştür.

1-)Katılan vekilinin sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçuna dair verilen zamanaşımı sebebiyle düşürülme kararına dair yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;

5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 Sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklar ..., a yüklenen “nitelikli dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 Sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının suçun işlendiği tarihten hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının zamanaşımı sebebiyle düşürülmesi gerektiği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,

2-)Sanıklar, ..., . hakkında sahtecilik suçundan kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz incelemesine gelince;

Memur sanıklar ile memur olmayan sanıklar hakkında açılan kamu davaları arasında hukuki ve fiili irtibat olması sebebiyle birleştirilmesine karar verilmesi,memur sanıkların imzası bulunan ve yapıldığından fazlasını yapılmış gibi gösteren hakediş raporlarını anılan hususun memur olmayan sanıklar tarafından bilerek imzaladıklarının mahkemece kabul edilmesi karşısında; memur sanıkların eylemlerinin kül halinde suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 Sayılı TCK'nun 339/1, 80. (5237 Sayılı Kanun'un 204/2, 43) maddelerindeki suçu oluşturduğu, memur olmayan diğer sanıkların eylemlerinin de bu suça iştirak kapsamında kaldığı cihetle; 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 Sayılı Kanunla değişik 5252 Sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükümleri karşısında; sanıklara yüklenen “memurun resmi belgede sahteciliği ve bu suça iştirak” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanıklar lehine olan 765 Sayılı TCK'nun 102/3, 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının suç tarihlerinden (...-20.10.1997, ...-23.12.1999, ...-16.08.1999, ...-15.09.1997, ...-23.12.1999, ...-24.03.1998, ...-15.11.2000, ...-20.10.1997, ...-14.12.2000, ...-04.12.2000, ...-20.10.1999, ...-10.11.1998, ...-10.11.1998, ...-15.11.2000, ...-15.11.2000, ...-10.11.1998, ...-12.05.1999, ...-14.12.2000, ...-14.12.2000, ...-12.05.1999, ...-12.09.2000, ...-12.09.2000, ...-12.09.2000, ...-15.11.2000, ...15.11.2000,...-15.11.2000, ...-20.10.1997 (Sanık ... için ... Müdürlüğünün yazı ekinde dosyaya gönderdiği yüklenici firma adına atılan imzalara dair tespit dikkate alındığında en son 15 numaralı hak edişte imzası bulunduğunun anlaşılması ile) temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekili ile sanıklar müdafileri ile sanıklar ..., ve ...'ın temyiz itirazları bu sebeple yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeksizin hükümlerin 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken, 1412 Sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun'un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanıklar hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı sebebiyle 765 Sayılı TCK'nun 102/3, 104/2 ve 5271 Sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE,

3-)Sanıklar ..., hakkında dolandırıcılık, sanık ... hakkında ise sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından verilen kararlara yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;

a-) Sanıklar ..., hakkında sahtecilik suçuna dair olarak; memur sanıkların, birden fazla okul inşaatı aşamalarında düzenlendiği an itibariyle yapılmamış bir kısım işleri yapılmış gibi göstererek hakediş raporlarını, projelerine ve gerçeğe aykırı olarak düzenlemek suretiyle yüklenicilerin o an itibariyle hak ettiğinden daha fazla hakediş parası almasına ve bu şekilde kamunun zarara uğramasına sebebiyet verdiklerinin iddia ve kabul olunması, sanık ... Bayındırlık ve İskan Müdürlüğünün yazı ekindeki belgelerden ve dosya kapsamından sanığın suça konu belgeleri müdür yardımcısı sıfatıyla imzaladığının anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi ve sanıkların hukuki durumlarının takdiri açısından gerekçede sanıklar yönünden tanzim ettikleri belirtilen hakedişler dikkate alınmak suretiyle; ihale konusu işe dair ve varsa dosyada eksikliği tespit olunan proje, keşif özetleri ve klas raporlarının dosya içine celbedilip, yapılan işlerin şartnameye uygun olup olmadığının ve hakediş raporlarında belirtilen işin projeye uygun ve belirtilen miktarlarda yapılıp yapılmadığının tespiti için mahallinde keşif yapılarak teknik bilirkişilerden bu hususta rapor alınması, işe dair kabulün ve kesin hakedişlerin yapılıp inşaatın teslim edilip edilmediği, yapılmadığı halde bedeli alınan imalatların kesin hakedişten önce yerine getirilip getirilmediği hususlarının idareden sorulması, soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan raporlar arasındaki çelişkilerin giderilmesi ve kamu görevlilerinin olaydaki rolleri ile sonuç üzerindeki etkinlikleri tartışılarak sonucuna göre bedeli ödenen imalatların sonradan usulünce yapılması halinde henüz tamamlanmamış işler için yasa ve nizamlara aykırı olarak önceden ücret ödendiğinin tespiti halinde, eylemin memur sanıklar yönünden 'görevi kötüye kullanma", fazla ödeme yapılmasına neden olunan imalatların gerçekte hiç yapılmadığı ya da eksik bırakıldığının tespiti halinde ise ödemeye esas alınan belgelerin düzenlenmesi fiilinin 765 Sayılı TCK.nun 339. (5237 Sayılı TCK.nun 204/2.) maddesinde yazılı “memurun resmi belgede sahteciliği ve şirket adına belgeleri imzalayan sanıklar yönünden de bu suça iştirak” suçunu oluşturacağı gözetilerek, bunlardan hangi sanığın ne suretle sorumlu olacağı belirlenerek, eylemlerinin hangi suç veya suçları oluşturacağı da karar yerinde tartışılıp, sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, yerinde keşif yapılmaksızın alınan bilirkişi raporları hükme esas alınarak eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,

b-) 5271 Sayılı CMK'nun 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, sanık ... hakkında sahtecilik, sanıklar ..., haklarında ise dolandırıcılık suçundan açılmış kamu davası bulunmadığı gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi,

c-) Sanıklar ... ve ... hakkında CMK'nun 226/2. maddesine aykırı olarak iddianamede talep edilmemesine rağmen, sanıklara ek savunma hakkı da verilmeden TCK'nun 43. maddesi gereğince zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi suretiyle savunma haklarının kısıtlanması,

d-) 29.12.2006 tarihli iddianame ile sanık ... (Yüklenici firma adına atılan imzalara dair listede diğer sanıklar ... ve ...'nın birer belgede imzası bulunduğunun belirtilmesi sebebiyle anılan sanıklar yönünden bozma gerekçesi yapılmamıştır.) hakkında haksız kazanç elde etmeye yönelik tanzim edilen hakediş belgelerini imzaladığı gerekçesi ile zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının talep edilmesi ve dosya kapsamından birden fazla hakediş belgesinde adına atılı imzasının bulunduğunun belirtilmesi karşısında; 765 Sayılı TCK'nun 80. (5237 Sayılı TCK'nun 43) maddesinin uygulanmaması,

Kabule göre de;

e-) Memur olmayan sanıklar ..., ... ve ... yönününden kısa kararda 5237 Sayılı TCK'nun 204/1. maddesi esas alınarak hüküm kurulması ve gerekçede anılan Kanun'un sanıklar lehine olduğunun kabul edilmesi sebebiyle lehe yasa değerlendirmesinin de bu kapsamda suç tarihinde yürürlükte olan 765 Sayılı Kanun'un 342/1. maddesi dikkate alınarak yapılması gerekirken aynı Kanun'un 339/1. maddesi esas alınmak suretiyle hataya düşülmesi,

f-) 5271 Sayılı CMK.nun 326/2. maddesi uyarınca iştirak halinde işlenen suçlarda sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, geriye kalan ortak yargılama giderlerinden eşit şekilde sorumlu oldukları gözetilmeden yazılı şekilde yargılama giderinin tahsiline karar verilmesi, yasaya aykırı,

g-) Sanık ...'nin UYAP kanalı ile mernis üzerinden alınan güncellenmiş nüfus kayıt örneğinden sanığın, hükümden sonra 31.10.2014 tarihinde vefat ettiği anlaşıldığından 5237 Sayılı TCK'nun 64. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesinde ve 5237 Sayılı TCK'nun 53. maddesine dair uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 Sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, ... müdafileri ile sanık ... ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 17.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.