Çocuğun Anne veya Babasına Hiç Destek Olmayacağı Kabul Edilemeyeceği

T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ

E. 2009/10317
K. 2010/5922
T. 13.5.2010

• DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI ( Çocuğun Anne veya Babasına Hiç Destek Olmayacağı Kabul Edilemeyeceği Gibi Desteğin Mutlaka Para veya Maddi Katkı Olması Gerekmeyip Çeşitli Hizmetler veya Yardımlar İle de Olabileceğinin Gözetilmesi Gerektiği )

• DESTEK KAVRAMI ( Hukuki Bir İlişkiyi Değil Eylemli Bir Durumu Amaçlar ve Hısımlık veya Nafaka Gibi İlişkiye Dayanmayacağı )

• MADDİ KATKI ( Destekten Yoksun Kalma Tazminatı - Çocuğun Anne veya Babasına Hiç Destek Olmayacağı Kabul Edilemeyeceği Gibi Desteğin Mutlaka Para veya Maddi Katkı Olması Gerekmeyip Çeşitli Hizmetler veya Yardımlar İle de Olabileceğinin Gözetileceği )

818/m.45

ÖZET : Destekten yoksun kalma tazminatındaki destek kavramı, hukuki bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu amaçlar ve hısımlık veya nafaka gibi ilişkiye dayanmaz. Genel yaşam deneyimi ve hayatın olağan akışına göre tarafların yaşam düzeyi, sağlık ve sosyal durumlarına göre değişebilse de çocuğun anne veya babasına hiç destek olmayacağı kabul edilemeyeceği gibi desteğin mutlaka para veya maddi katkı olması gerekmeyip çeşitli hizmetler veya yardımlar ile de olabileceği gözetilmelidir.

DAVA : Davacı Kiraz ve diğerleri vekili tarafından, davalı Murat aleyhine 04.06.2004 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 24.12.2008 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

KARAR : 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacılar Nevzat, Nedim, Salih, Lütfiye ve Fatma'nın temyiz itirazları reddedilmelidir.

2-Diğer davacı Kiraz'ın temyiz itirazına gelince; dava, trafik kazası nedeniyle desteğin ölümünden dolayı uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istem reddedilmiş; karar, davacılar tarafından temyiz olunmuştur.

Davacı ölenin annesi olup oğlunun ölümünden dolayı destekten yoksun kaldığını belirterek, destekten yoksun kalma tazminatı istemiştir. Yerel mahkemece, davacı annenin destek gereksiniminin kanıtlanmadığı ve kendisine ait geliri bulunduğu gerekçesiyle destekten yoksun kalma tazminatı istemi reddedilmiştir.

Destekten yoksun kalma tazminatının yasal dayanağı Borçlar Yasası'nın 45. maddesi olup destek kavramı, hukuki bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu amaçlar ve hısımlık ilişkisine ya da yasanın nafaka hakkındaki düzenlemelerine dayanmaz. Yasa gereğince bir kimseye yardım etmek zorunda bulunan kişi değil, eylemli ve düzenli olarak onun geçiminin bir bölümünü veya tümünü sağlayacak biçimde yardım eden ve olayların olağan akışına göre, eğer ölüm gerçekleşmeseydi az veya çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır.

Diğer yandan, genel yaşam deneyimleri ve hayatın olağan akışı da çocuğun büyüdüğünde anne ve babasına belirli bir düzeyde destek olacağını gösterir. Bu desteğin ölçüsü tarafların yaşam düzeyi, sağlık, sosyal ve ekonomik durumları ile orantılı olarak tutar bakımından değişebilirse de çocuğun, anne veya babasına hiç destek olamayacağı kabul edilemez. Çünkü destek mutlaka para veya maddi katkı şeklinde olmayabilir. Bunun dışında çeşitli hizmet ve yardımlar ile de destek olunabilir.

Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilmeyerek, yerinde olmayan gerekçeyle, davacı annenin destekten yoksun kalma tazminatı isteminin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda ( 2 ) sayılı bentte gösterilen nedenlerle, davacı Kiraz yararına ( BOZULMASINA ); diğer davacıların temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve temyiz eden davacılardan Kiraz'dan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 13.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.